Haber

İddia: 14 yaşındaki BK’nin cinsel istismar davasında Maraşlı siyasetçi mahkemeye baskı yaptı

2021 yılında Elbistan’da 14 yaşındaki bir kız çocuğunun fotoğrafları kullanılarak cinsel istismara uğraması yeniden gündeme geldi. 19 sanık hakkında “çocuğun nitelikli cinsel istismarı” ve “tehdit yoluyla kişi hürriyetinden yoksun bırakma” gibi hatalardan dava açıldı.

Dava sürecini takip eden Cumhuriyet yazarı Barış Pehlivan, tutuklu sanıkların 5 ay süreyle serbest olduğunu belirterek, Maraşlı bir iktidar siyasetçisinin mahkemeye baskı yaptığı iddialarını gündeme getirdi.

Pehlivan’ın “Bekir Bozdağ’ın esas eseri” başlıklı yazısının ilgili bölümü şöyle:

“Mağdurun avukatı Hasret Ülkü İblikçi ile görüştüm. Telefonda bağırıyordu. Nedenini okuduğunuzda anlayacaksınız:

1- Dosyanın ilk duruşmasında mağdur çocuğun Adli Mülakat Odasında dinlenmesi gerektiğini belirtmemize rağmen çocuk mahkeme salonunda dinlendi. Mahkeme heyeti mağdur çocuğa defalarca ‘Neden bağırmadın? Neden ailene söylemedin?’ sorular soruldu. Defalarca itiraz etmeme rağmen mahkeme itirazlarımı kabul etmedi.

2- Mahkeme, Malatya ve Elbistan Devlet Hastanelerinden alınan ‘çocuğun eylemin anlam ve sonuçlarını algılama yeteneğine sahip olmadığı’ yönündeki iki raporu dikkate almadan tutuklu bulunan yedi sanıktan beşinin tahliyesine karar verdi. 22 Mart 2022 tarihli duruşmada, Adlı Tıp Kurumu’ndan henüz rapor gelmemesine ve tutuklu iki sanığın suçları, çocuğun 15 yaşından küçükken işlediği WhatsApp yazışmasıyla teyit edilmesine rağmen ve mağdur ifadesi, onları da serbest bırakmaya karar verdi. Belgede tutuklu sanık yok.

– BAŞKA ÇOCUKLAR VAR AMA… –

3- Duruşmalarda mağdur İngiltere dışında birden fazla kızın müstehcen görüntülerinin telefon soruşturma tutanaklarında yer aldığını belirttim. Sanıkların katılma iradesiyle şantaj yaparak birden fazla kız çocuğunu taciz ettiğini defalarca anlattım. Bu çocukların kimliklerinin tespit edilmesini ve mahkemeye re’sen kabahat şikayeti yapılmasını talep ettim. Ancak tüm ispat taleplerim mahkeme tarafından reddedildi.

4- Adli Tıp Kurumu raporu incelendiğinde; kurban çocuğun travma sonrası gerilim bozukluğu belirtileri gösterdiğini söylüyor. Ancak sadece rapora göre, mağdurun olayın genel anlam ve sonuçlarını algılamasına ve manevi açıdan bu olaya direnmesine neden olacak herhangi bir akıl hastalığı veya zeka geriliği olmadığı belirtiliyor. Bu rapor, belgedeki diğer iki devlet hastanesi raporuyla açıkça çelişmektedir. Bu rapora yazılı ve sözlü olarak itiraz ettim. Mağdurların ifadelerinin ‘Kriter Bazlı İçerik Analizi’ yapılarak incelenmesini ve belgelerin yeniden Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesini talep ettim. Mahkeme bu talepleri de reddetti.

5- Sanığın hatasına ilişkin ses kayıtlarının bulunduğu CD’ler dosyaya sunuldu. Mahkemenin bu CD’leri bilirkişiye gönderip rapor halinde inceletmesi gerekirken, mahkeme bu konuda hiçbir şey yapmadı.

6- Sonuç olarak mahkeme heyeti tüm taleplerimizi reddederek ve delillerimizi toplamaktan kaçınarak adil yargılanma ilkesini açıkça ihlal etmektedir. İsimli Tıp raporunda ‘çocuğun rızası olduğu’ ileri sürülse de mağdurun talebinin ve yaşının bu belgede bir değeri yoktur. Çünkü sanıklar tarafından mağdur çocuğun müstehcen fotoğraf ve görüntüleriyle şantaj yapılarak mağdur çocuğun iradesi sakatlanmıştır.

Evet…

Kurbanın avukatı öyle diyor.

Peki Kahramanmaraşlı bir iktidar siyasetçisinin mahkemeye baskı yaptığı iddiası doğru mu?

14 yaşında, cinsel istismar, talep, tahliye…

Yan yana gelmemesi gereken sözler bunlar.” (HABER MERKEZİ)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort