Haber

Remzi Çayır: “Oy Kaygısıyla Çıkarılan İmar Affı Cinayettir.

Milletvekili Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır, “Sırf oyla iktidarı korumak için çıkarılan imar affı aslında bir cinayettir. Adam izinsiz yapmış. Parayı verin, ruhsatı alın” dedi. .Sisteme bakın.Sonra o evler vatandaşlarımıza mezar oldu.Bu nasıl bir suçtur.Aptallıktır.Ayağa kalkın,yanlış kalkın.Yok kimse yok.Allahı suçlayan ahmaklar var.Kendini suçlamaktan kaçınıyor. , sorumluluğu Allah’a atar, yanına kalır” dedi.

Milli Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır, parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Çayır dedi ki:

“Türkiye büyük bir felaket yaşadı… Çok haneye yangın düştü. Çabuk her ailenin acısı olur. Yangının düşmediği aile yoktur. Hızlı yola çıktık. Saat 12 gibi Kahramanmaraş’a vardık. Kahramanmaraş’ı bulduk. Beklediğimizin ötesinde bir enkaza dönüşen , vardığımızda gördüğümüz çaresizliği, yıkılan her apartmanın önünde koşan aileleri gördük.

Oradaki kimdi? Vardığımızda; Belediye yoktu, devletin gelişigüzel birimi yoktu. Vatandaşlar kendi emek ve imkanlarıyla bir şeyler yapmaya çalışıyordu. Aletleri yoktu; Kesilecek kova, kırıcı, dozer, makas yoktu. Hiçbir şey yoktu.

Tabii çok geniş bir alanı kapsıyordu. Yüzyılın kasırgası. Bunu da kabul ediyorum. Ama devletin bir türlü örgütlenemediğini ilk gün gördük. İkinci gün ülkeyi yönetenlerin örgütlenemediklerini gördük. Asıl olan insanı yaşatmaktır. Öldükten sonra en keyifli yere gömseniz ne olacak, en keyifli töreni yapsanız ne olacak?

“BAZI İSTİSNALAR HARİÇ HEP BİRLİKTE MİSAFİRSİNİZ”

Neden hiç akıllı olmuyoruz? Binalarımız neden dökülüyor? Sadece bir deprem sırasında yas tutuyoruz ve yas tutuyoruz. Şu anda depremin vurduğu yerde AK Partili, CHP’li, MHP’li belediyeler var. Sistem devam ettiği sürece deprem hepsini vuracak.

Ders almıyoruz. Kimse bilime inanmıyor. Falanca suçlu, 1999’dan önce bina yapanlar suçlu.’ Bu sistemle ve bu sistemle hep yanıldınız, bazı istisnalar dışında hep berabersiniz. Bu yanlış başlıyor. Onun için ne yaptık?

“BU NE AKILLI”

Birinci derece deprem bölgesi, ikinci derece deprem bölgesi, üçüncü derece deprem bölgesi… Bunların hepsinde aynı imar mevzuatı, inşaat mevzuatı olur mu? Bu ülkeyi hangi kafayla yönetiyorsunuz? Dikey yaptın, ne oldu? 30 kez, ne oldu? Bunun ruhsatını kim verdi? Modası geçmiş düzene, çarpık düzene, menfaatler düzenine bakar mısınız? Ülkeye ne yaptılar?

Sırf iktidarı koruma kaygısıyla oy yağmuruna tutularak çıkarılan imar afları aslında bir cinayettir. Kim ne derse desin. Adam izinsiz inşaat yaptı. Kafasına kıyasla, dikkatsizce yaptı. Parayı ver, ehliyeti al. Sisteme bak. Sonra o evler vatandaşlarımıza mezar oldu. Ne aptallık. Ayağa kalk, yanlış ayağa… Kimse yok. Allah’ı suçlayan aptallar var. Kendini suçlamaktan kaçınır ve sorumluluğu Allah’a havale eder. Hemen kafasına sokacak. Gücü kesiyorsun. Eğer bu ülke bir hukuk devleti ise yapılan kötülüklerin karşılığı olacaktır.

“İSTANBUL’U KURTARMAK İÇİN TOPLU BİR HAREKETLİLİK BAŞLATILMALIDIR”

Buradan hükümete sesleniyorum. Sarsıntı İstanbul’un çürümüş evlerini yıkmadan siz yıkmaya başlayın. Depreme bırakmayın. İstanbul’u kurtarmak için topyekun bir seferberlik başlatılmalı, ölmeden binaları mezar olmaktan kurtarmalıyız. Türkiye bir deprem ülkesidir. Afet Bakanlığı kurulmalıdır. Belediyelerin arama kurtarma grupları, sivil toplum kuruluşları, merkezi yönetimin tüm birimleri bu bakanlığa bağlı olmalıdır.

“LÜTFEN ŞEHİRLERİNİZİ TERK ETMEYİN”

Kardeşlerime sesleniyorum. Lütfen şehirlerinizi terk etmeyin. Ağrın olduğunu biliyorum. Çocuklarınızın feryatları var. Ölmeden önce öldün. Şehirlerimizi terk etmemeliyiz. Hükümet, Suriyeli mültecilerin nüfus yoğunluğunu göz önünde bulundurarak insanları bu şehirlerde yaşamaya teşvik etmeli ve vatandaşları orada tutmak için gerekli altyapı ve üst yapıyı oluşturmalıdır.

Depremi bile kendi siyasi geleceği için kullananları lanetliyorum. Buradan beyin sarsıntısından çıkar sağlamayı düşünerek gelecek olanlara lanet ediyorum. Milletin acısıyla derdi varken bundan istifade etmek isteyenler bu millete layık değilsiniz. Bütün bunlardan sen sorumlusun.

Kriz masasına gittim. Bakanlar da vardı. ‘Mahalleleri aranızda bölün. Her ilçeyi sorumlu hale getirin. Arama ve kurtarma ekipleri, kürekler, vinçler getirin.’ Yapamadılar. Vatandaş kendi kovasını ilk iki gün buldu. dilenme. İkinci günün gecesi ifade verdim. Bir teyze su istedi. Enkazın altından çıkması imkansızdı. Kesinlikle arama kurtarma gruplarının müdahalesi kuraldı. Kimse gelmeyince dışarıdan kepçe getirdik, gelmesine yardımcı olduk. Kurtulmasını istedik. Kepçe öldürdü, bilirsiniz, kepçe verdiğimiz bu bayanı öldürdü. Kahramanmaraş Koskoca’da otelin altında 250 kişinin yattığını söylediler. Aramalarına iki gün önce, altıncı gün başladılar.

Biz burada yol gösterici bir konumdayız. Bu tünelden birlik ve beraberlik içinde çıkacağız. Bu enkazdan çıkacak ve erdemli, onurlu ve neşeli bir biçimde yaşayacak.”

haberakkus.xyz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort